Değerli okurlarımız,

Makine imalat sanayisi konsolide verilerine göre yılın ilk yedi ayı sonunda Türkiye’nin serbest bölgeler dâhil toplam makine ihracatı 15,8 milyar dolar oldu. Temmuz ayında geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 10,4 artış yakalayan sektör, gerçekleştirdiği bu atakla haziran ayındaki gerilemeden doğan farkı da kapatmış oldu. Buna rağmen geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 olarak gerçekleşen düşüş; 27,8 milyar dolara ulaşan son 12 ayın ihracatında ise yüzde 0,9 olarak hesaplandı. Diğer yandan, küresel durgunluk kaygılarının devam ettiği bu dönemde Türk makine sektörü kilogram başına ortalama ihracatını da 7,4 dolar ile Türkiye genel ortalamasının beş katına çıkardı.

Bildiğiniz üzere, jeopolitik risklerin yükseldiği bir dönem yaşıyoruz. Kuzeyimizde ve güneyimizde devam eden çatışmalar, küresel ekonomideki kırılganlığı sürekli körüklüyor. Tüm dünyada iştahı giderek azalan bir yatırım iklimi hâkim. Gelişmiş ülkelerdeki seçimler ise bu belirsizliklerin artmasına neden oluyor. Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu da bu gelişmelerin altını çizerken, “Dünyada makbul kabul edilen yabancı yatırımcı çekme çerçevesinin değiştiğini belirtmekte fayda var. Zira yapay zekâ ve otomasyon ile dijitalleşme olgusu, yabancı yatırımların başka ülkelere kaydırılması ihtiyacını nispeten sınırlıyor. Ayrıca merkez ülkelerin yeşil stratejiler bahsinde kendi ülke sanayilerine uyguladıkları yüksek destek, cazip teşvikler ve regülasyonlar üzerinden koruma zırhları da yatırımcının başka ülkelere kaymasına engel olacaktır. Bu süreçte Türkiye’de imalat sanayisinin güncel sorunlarının tespiti ve çözüm önerileri konusunda makine sektörünün tecrübesine başvurulması yerinde olur.” diyor.

Moment Expo’nun bu sayısında, Kutlu Karavelioğlu’nun da değindiği “yeşil stratejiler” bahsine odaklanan güncel bir raporu mercek altına alıyoruz. PwC Türkiye tarafından hazırlanan “Yeşil Dönüşümde Yol Almak: Küresel Zorluklar ve Stratejik Seçimler” başlıklı rapor, yeşil dönüşüm sürecindeki stratejik tercihler, riskler ve potansiyel getiriler üzerine kapsamlı bir analiz sunarken, her oyuncunun büyüme potansiyelini artırma, çeviklik kazanma ve değer yaratma süreçlerini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Emisyon azaltımı ve yeşil dönüşüm, uzun soluklu ve çok katmanlı bir süreç olarak karşımıza çıkarken, bu süreçte “Yeşil Öncüler” ve “Karbon Oyuncuları” önemli roller üstleniyor. Yeşil Öncüler, yeni yeşil teknolojilere yatırım yaparak gelecekte sürdürülebilirlik avantajı elde edebiliyorken, Karbon Oyuncuları ise mevcut pazarlarını korumaya ve iyileştirmeye odaklanıyor.

Moment Expo’nun bu sayısında ayrıca, MAİB Ekonomi Danışmanı Can Fuat Gürlesel’in “2025-2027 Orta Vadeli Program ve Makine Sektörü” başlıklı makalesini de bulabilirsiniz. Can Fuat Gürlesel makalesinde, OVP’nin temel önceliklerine değinirken, OVP’deki öncelikler, varsayımlar ve makro ekonomik hedeflerin makine sektörüne olası yansımalarını da değerlendiriyor.

“Araştırma” sayfalarımızda ise Allianz Trade’in hazırladığı, 2024 yılının ikinci çeyreğiyle birlikte güncellenmiş “Yıl Ortası Ekonomik Görünüm” başlıklı raporun ayrıntılarını bulabilirsiniz. “Oyunlar herkese açık mı?” temasıyla yayımlanan raporda, ekonomi ve sermaye piyasaları ele alınıyor ve rapora göre küresel büyüme yılın ilk yarısında dibe vururken, süper seçim yılı olması nedeniyle belirsizlikler de artmaya devam ediyor.

“Son olarak, “Finans” sayfamızdaki “Rusya, ödeme sorunlarını kripto paralarla aşmak istiyor” başlıklı haberimizin de ilginizi çekebileceğini düşünüyorum. Rusya’nın, Batı yaptırımlarına karşı blokzincir teknolojisiyle yeni bir cephe açtığı haberleri, geçtiğimiz ay medyada az da olsa yer almıştı. Chaınalysis’in hazırladığı yakın tarihli bir rapor, Moskova’nın uluslararası ticarette kripto kullanımını artırmak için kapsamlı bir altyapı geliştirdiğini ortaya koyarken, bu hamle, Rusya’nın dolar bağımlılığından kurtulma ve ekonomik bağımsızlık yolunda attığı en büyük adım olarak değerlendiriliyor.

Sağlıklı günler ve keyifli okumalar diliyorum,