ÜLKEMİZDE ŞEHİRLER BAZINDA YENİLİKÇİLİK PERFORMANSININ ÖLÇÜLMESİNDE KULLANILABİLECEK SINIRLI SAYIDA GÖSTERGE SÖZ KONUSU. TÜRK PATENT VE MARKA KURUMU TARAFINDAN HER YIL AÇIKLANAN “İLLER BAZINDA PATENT VE FAYDALI MODEL BAŞVURU SAYISI” BUNLARIN BAŞINDA GELİYOR. BU YAZIMDA, PATENT VE FAYDALI MODEL VERİLERİ ÜZERİNDEN COĞRAFİ BAZDA FARKLI ANALİZLER GERÇEKLEŞTİREREK, ŞEHİRLERİMİZİN PERFORMANSINI GÖSTERMEYE ÇALIŞACAĞIM.
Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından açıklanan 2022 yılı verilerinde, Türkiye genelinde patent ve faydalı model için yapılan başvuruların yüzde 32’ye yakınını tek başına İstanbul gerçekleştirirken, bunu yüzde 11 ile Ankara, yüzde 6 ile Bursa, yüzde 5,5 ile İzmir ve yüzde 3,3 ile Kayseri takip etmiş görünüyor. Listede İstanbul açık ara öndeyken, Kayseri’nin ilk beş il içerisinde olması da dikkat çekiyor. Grafik 1’de, başvuru sayısına göre ilk 10 ilin verilerini görebiliyoruz. Listede en dikkat çeken şehir Erzurum; Kocaeli’nden hemen sonra Konya’dan önce olmak üzere yedinci sırada yer alıyor. 2022 milli gelir rakamlarına göre 34’üncü sırada yer alan Erzurum’un patent ve faydalı model başvuru sayısına göre 7’nci olması, kritik bir veri olarak öne çıkıyor.Başvuru sayısı olarak aldığımızda ortaya çıkan bu sıralama, şehirlerin göreli performansının anlaşılmasında yeterli olmuyor. İldeki diğer ekonomik göstergeleri de içerek şekilde patent/faydalı model başvurusu başına düşen değerlerin karşılaştırılmasıyla, şehirlerin bu performansı hangi koşullar altında gerçekleştirmiş olduklarını anlayabiliriz.Grafik 2, Grafik 3 ve Grafik 4, sırasıyla ilk 10 şehirdeki patent/faydalı model başvurusu başına düşen işyeri sayısı, gayrı safi katma değeri ve çalışan sayısını, 2022 yılına ait verilerle bize sunuyor.Bu sıralı üç grafiğin ortak noktaları da bulunuyor: Buna göre, patent/faydalı model başvurusunda açık ara önde yer alan İstanbul üç grafikte de ortalara gerilemiş durumda. İstanbul’da patent/faydalı model başına düşen firma sayısı 122’yken, patent/faydalı model başına düşen gayrı safi katma değer 881 milyon TL ve patent/faydalı model başına düşen çalışan sayısı da 1.150 kişi olarak karşımıza çıkıyor. Üç grafiğin verdiği verileri toparlarsak, örneğin İstanbul’da 122 işyeri için bir patent/faydalı model başvuru söz konusuyken, Ankara’da bu rakam 99 olarak gerçekleşiyor. Ankara’da 710 milyon TL katma değer başına bir patent/faydalı model başvurusu gerçekleşirken, İstanbul’da bu rakam 880 milyon TL’ye yükseliyor. Ankara’da her 887 çalışan için bir başvuru söz konusuyken, İstanbul’da 1.150 çalışan başına bir patent/faydalı model başvurusu gerçekleştiğini görüyoruz. Bunun anlamı, Ankara’nın mevcut ekonomik büyüklüğüyle karşılaştırıldığında, patent/faydalı model performansının İstanbul’a göre daha iyi durumda olmasıdır.Sıralı grafikleri incelediğimizde, ilk 10 şehir içerisinde en kötü performansı Antalya’nın sergilediğini de görüyoruz. 247 işyeri başına bir patent/ faydalı model başvurusunun gerçekleştiği Antalya’da yaratılan her 1,4 milyar TL’lik katma değer için bir başvuru olmuş. Çalışan sayısı bazında2.205 değeri de diğer şehirlerin hepsinin üstünde gözüküyor. Diğer yandan, patent/faydalı model başvuru sayısında Gaziantep’e oldukça yakın bir değere sahip olan Antalya, her üç gösterge bazında da Gaziantep’in bir hayli gerisinde kalıyor. Patent/faydalı model başvurusunda ilk 10 şehir içerisinde en iyi performansı gösteren il ise Erzurum olarak karşımıza çıkıyor. 25 işyeri başına bir patent/faydalı model başvurusu gerçekleşen şehirde, yaratılan her 153 milyon TL’lik katma değer için bir başvuru yapılmış. Çalışan sayısı bazında 304 kişiye bir patent/ faydalı model başvurusu düşmesi de Erzurum’u diğer şehirlerin hepsinin ötesine götürüyor.Erzurum’a benzer şekilde Kayseri, Konya ve Gaziantep de patent/faydalı model başvurusu sayısına kıyasla göreli performansı daha yüksek görünen diğer şehirler olarak dikkat çekiyorlar. Bursa mevcut durumunu korurken, Kocaeli’nin konumu sınırlı da olsa geriliyor.Tüm bu analiz sonuçları, mevcut ekonomik imkânları ve büyüklükleriyle karşılaştırıldığında, ilk 10 içerisindeki Erzurum, Kayseri ve Konya’nın yenilik faaliyetlerinde çok ciddi bir performans ortaya koyduklarını bize söylüyor. Hiç kuşkusuz bu performansın orta ve uzun vadede sürdürülebilirliği önemlidir; ancak şunu anlıyoruz ki, yenilikçilik faaliyetlerinin yalnızca başat illerde olmasını beklemek hatalı bir yaklaşımdır. Doğru ölçek ve koşullar altında pek çok Anadolu şehrinde de bu başarının elde edilmesi mümkündür.