Tuna ve Tizsa Nehirleri ile üç eşit parçaya bölünen Macaristan topraklarının büyük bölümü verimlidir. Toprakların yüzde 63’ü tarımsal üretime elverişliyken, bu oran...
Tuna ve Tizsa Nehirleri ile üç eşit parçaya bölünen Macaristan topraklarının büyük bölümü verimlidir. Toprakların yüzde 63’ü tarımsal üretime elverişliyken, bu oran balıkçılık ve ormancılık da dâhil edildiğinde yüzde 83’e yükselir. Üç ana coğrafi bölgeden biri olan Transdanubia, Tuna Nehri’nin batısında kalan nispeten yüksek alandır. Bu bölgede bağcılık ve besicilik başta olmak üzere tarım yapılıyor. Nagyafold ise Tuna Nehri’nin doğusunda kalan, ülke topraklarının yaklaşık yarısını oluşturan; bereketli toprakları, kumlu ve sulak alanları barındıran bir bölge. Bölgede sel baskınlarına karşı drenaj projeleri 19’uncu yüzyıldan bugüne ediyor. Üçüncü coğrafi bölge olan Kuzey Tepeleri ise Budapeşte’nin kuzeydoğusundan başlayıp Slovakya sınırına kadar uzanıyor.
Ülkenin sınırlı maden kaynaklarının çoğunu barındıran bölgede, sosyalist dönemde büyük oranda ağır sanayi tesisleri yer alıyordu. Ülkeden geçen iki büyük nehirden biri olan Tuna, 2 bin 850 metre uzunluğuyla Volga’dan sonra Avrupa’nın en uzun nehridir. Macaristan’ı baştan başa ikiye bölen Tuna Nehri, Karadeniz’e dökülmeden önce sekiz ülkeden geçiyor. Macaristan, Tuna Nehri sayesinde önemli doğal zenginliklere de sahiptir. Başkent Budapeşte, Tuna’nın iki yakasında kuruludur. İkinci büyük nehir Tisza ise 968 kilometre uzunluğundadır. Karpatlardan doğan nehir, eski Yugoslavya’daki Karlofça yakınlarında Tuna ile birleşiyor. Macaristan’ın güneyinde ise kuzeydoğudan güneybatıya 90 kilometre uzunluğunda ve 10-15 kilometre genişliğe sahip Orta Avrupa’nın en büyük gölü Balaton (Macar Denizi) yer alıyor. Gölün çevresindeki tepeler önemli bir bağcılık ve turizm merkeziyken, ülkede, Avusturya sınırında derinliği az olsa da 200 kilometrekare yüz ölçümüne sahip olan Neusiedle Gölü bulunuyor.
Ülkede orta düzeyde yükseltiler mevcut olmakla beraber sadece yüzde 2’lik kısmı 400 metrenin üzerinde yüksekliğe sahip. En yüksek nokta 1.015 metrelik yüksekliği ile Kekes’tir.
Macaristan’da devlet gücünün en yüksek organları, parlamento ve başkanlık konseyidir. Tek meclisli parlamentonun 349 üyesi, başkanlık konseyinin ise 21 üyesi vardır. Başkanlık konseyi üyeleri parlamentodan seçilir ve parlamentoya karşı sorumludur. En üst idari merci bakanlar kurulu olup, üyeleri hükümet yönetim kurulunun tavsiyesi üzerine parlamento tarafından seçilir ve azledilir. Başkanlık konseyinin başkanı Macaristan’ın devlet başkanıdır. Bakanlar kurulu başkanı ise başbakan gibi görev yapar.
Ülkede mahalli, ekonomik, sosyal ve kültürel faaliyetler, bir üst seviyedeki bölge otoritesine karşı sorumlu olan konseyler hiyerarşisiyle yönetiliyor. Macaristan, 19’u komita ve beşi komita statüsünde olmak üzere 24 idari üniteye bölünmüştür. Bunların konseyleri doğrudan doğruya bakanlar kuruluna karşı sorumludur.
Macaristan’ın toplam nüfusu 9,7 milyondur. Nüfusun yüzde 66’sı şehirlerde ve yüzde 17’si de başkent Budapeşte’de yaşıyor. Macaristan, etnik açıdan bölgedeki birçok ülkeyle karşılaştırıldığında homojen sayılabilir. Azınlıklar nüfusun yaklaşık yüzde 4’ünü oluştururken, ülkedeki en büyük etnik grup Roman azınlıktır. Diğer yandan, Macaristan’a komşu ülkelerde de 2,4 milyon Macar asıllı nüfusun yaşadığını söylemeliyiz. Ülkede yaşayan yabancıların çoğunluğu ise Macar kökenliler de dâhil olmak üzere Romanya, Ukrayna ve eski Yugoslavya Cumhuriyeti vatandaşlarıdır. Macaristan ham madde ve enerji kaynakları bakımından fakirdir. Madenlerinin en önemlisi Vertes Dağları’ndan çıkarılan boksittir ve ülke boksit üretiminde Avrupa’da ikinci sırada yer alır. Ayrıca, Romanya sınırında önemli ölçüde doğal gaz, Balaton Gölü’nün batısında ise petrol çıkarılmaya devam ediliyor. Diğer yandan, ülkede nispeten az miktarda manganez ve uranyum yatakları da vardır. Bununla birlikte, Macaristan sıcak su kaynakları bakımından oldukça zengindir ve bunlardan bir kısmı tıbbi değer taşımaktadır. Özellikle Budapeşte ve Budin, dünyanın en güzel kaplıcalarına sahiptir.
ORTA AVRUPA’NIN GÜÇLÜ EKONOMİSİ
1989’da Doğu Bloku’ndan ayrılarak parlamenter demokrasi rejimine geçen Macaristan, bu tarihten sonra merkezi planlamaya dayalı ekonomiden serbest piyasa ekonomisine uyum sağlamak amacıyla kapsamlı bir ekonomik dönüşüm süreci başlattı. 1994 yılında tam üye olmak üzere Avrupa Birliği’ne başvuran Macaristan’ın üyelik süreci de Macaristan ekonomisine göreceli bir dinamizm kazandırdı. Bu süreçte liberalleşme, özelleştirme ve istikrarın sağlanması temel öncelikleri oluşturdu.
1990’lı yılların başında dış ticaretle ilgili idari engelleri kaldıran Macaristan, doğrudan yabancı dış yatırımlar için uygun ortam yaratırken, Macar para birimi forint, 1996’da çevrilgen hale getirildi ve dövizle işlemlerin liberalleştirilmesi süreci 2001’de tamamlandı. 2004 yılında AB’ye tam üye olan Macaristan, bu süreci takiben, doğrudan sermaye yatırımları ve likidite girişleriyle bölge ülkelerine göre daha hızlı bir ekonomik başarı yakaladı. Macaristan, 2009 yılındaki küresel ekonomik krizden en fazla etkilenen Avrupa ülkesi olurken, yüksek bütçe açıkları nedeniyle ekonomi yavaşladı ve büyüme hızı azaldı. Macar ekonomisi son yıllarda ise finansal sürdürülebilirlikle ekonomik istikrarın temini yönünde önemli gelişmeler kaydetmeye devam ediyor. Bu çerçevede, bir taraftan kamu harcamaları azaltılarak şeffaf bir hale getirilirken diğer yandan da finansal sektörde bankacılık faaliyetleri takibe alınarak piyasaları güçlendirmeye yönelik bankacılık düzenlemelerinin çerçevesi oluşturuluyor. Bu kapsamda, Macar ekonomisi 2015 yılında yüzde 3, 2016 yılında yüzde 2,2 ve 2017 yılında yüzde 3,9 büyürken, 2018-2023 yılları arasında yıllık ortalama büyümenin yüzde 2,5 olacağı tahmin ediliyor.
Macaristan, nispeten küçük bir iç pazara sahip olsa da ülke ekonomisi büyüklük bakımından halen bölge ülkeleri arasında Polonya ve Çekya’dan sonra üçüncü sırada yer alıyor. Avrupa’ya ticaret ve yabancı yatırım yoluyla sıkı şekilde bağlı olan ülke, önemli sektörleriyle bölgedeki en açık ekonomiye sahip ülke olarak gösterilirken, AB ülkelerinin güçlü talebi ülke ekonomisi üzerinde de net etkiye sahiptir. Bu durum, batılı üreticilerin üretim faaliyetlerini Macaristan’a konuşlandırmaları sayesinde AB’nin büyüme hızının düştüğü ve ülke parası forintin değerlendiği dönemlerde bile devam ederken, Macaristan ekonomisinin nasıl bir seyir izleyeceği de büyük ölçüde bağımlı olduğu AB ekonomilerinin göstereceği performans ve iç talepteki artışın büyüklüğüyle yakından ilgilidir. İhracata yönelik üretim yapan imalat sektörünün göstereceği performansın, bu noktada belirleyici olacağı düşünülüyor.
YABANCI SERMAYENİN YÜZDE 79’U AB KAYNAKLI
İhracat ve yabancı yatırım odaklı büyüme politikalarını benimseyen Macaristan için ülkeye doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesi büyük önem taşıyor. Macaristan, AB üyesi olduktan sonra yatırım teşviklerini AB normlarına uygun hale getirmek zorunda kaldı. Bu kapsamda birçok doğrudan destek, vergi ve off-shore destekleri yürürlükten kaldırılırken, AB müktesebatına uygun yeni teşvik yöntemleri uygulamaya alındı ve ülkeye sermaye akışının devamlılığı sağlanmaya çalışıldı. Bu kapsamda, 2004 yılı itibarıyla kurumlar vergisi oranının yüzde 18’den 16’ya çekilmesi, eğitim ve Ar-Ge maliyetlerinin azaltılması, kalkınmaya yönelik daha avantajlı uygulamaların hayata geçirilmesi ve AB fonlarından da kaynak aktarımının gerçekleşmesi sayesinde Macaristan’a, AB üyeliği ertesinde de doğrudan yabancı sermaye girişi devam etti. Macaristan’da görece ucuz olan nitelikli iş gücünün; yabancı firmaların telekomünikasyon merkezleri, teknoloji merkezleri ve Ar-Ge alanlarında bu ülkede yatırım yapma kararlarında önemli bir itici güç olmaya devam edeceği de tahmin ediliyor. Macaristan’a giriş yapan doğrudan yabancı sermayenin ülkelere göre dağılımına ilişkin verilere bakıldığında, yabancı sermayenin yaklaşık yüzde 79’luk kısmının AB kaynaklı olduğu görülüyor. Diğer yandan, doğrudan yatırımların en yoğun olduğu sektörlerin başında ise imalat sanayileri geliyor. Bu kapsamda dünyadaki en büyük 30 otomotiv üreticisinin 15’i üretimini Macaristan’da gerçekleştirirken, bu alanda faaliyet gösteren toplam yabancı sermayeli firma sayısı 121’e ulaşmış durumda. Ayrıca, elektronik ve optik donanımla ilgili ülkede birçok yabancı firma mevcutken, bu sektörde istihdam edilen çalışan sayısı ise 100 binin üzerinde; sektörün toplam GSYİH içindeki payı da yüzde 8 düzeyindedir.
Türkiye ile Macaristan arasında 1997 yılında imzalanan serbest ticaret anlaşması ve 2004 yılında iki ülke arasında tesis edilen Gümrük Birliği, ticaret hacminin artmasına olumlu katkı sağlamış durumda. Ancak Türkiye ile Macaristan arasında ikili ticaret hacmi hızla artarken, ilk başlarda dengeli bir seyir izleyen ticaret özellikle 2004 yılından sonra ülkemiz aleyhine her yıl artan oranlarda açık verir hale geliyor. Genel olarak bakıldığında, Macaristan’a yönelik ihracatımızın yüzde 97,5’ini sanayi ürünleri, yüzde 2,5’ini ise tarım ürünleri oluştururken, ihracatımızda olduğu gibi Macaristan’dan yapılan ithalatta da sanayi ürünlerinin payı yüksek seyrediyor.
MACARİSTAN’IN MAKİNE İHRACATI 2017’DE 20,7 MİLYAR DOLARDI
BM İstatistik Bölümü verilerine göre Macaristan’ın makine ihracatı 2017 yılında 20,7 milyar dolar olarak kayda geçti. 2016 yılında bu rakam 19,5 milyar dolar seviyesindeydi. Macaristan’ın, makine ihracatı 2017 yılında bir önceki yıla göre yüzde 6 yükselirken, ülke 2017 yılında yüzde 7 yükseliş ve 7 milyar dolar değerle en fazla Almanya’ya makine ihraç etti. 2016 yılında bu rakam 6,6 milyar dolardı. Macaristan’ın 2017 yılında en fazla makine ihraç ettiği ikinci ülke 1,2 milyon dolarla Hollanda oldu. Söz konusu ülkeye 2016 yılında 1,1 milyar dolar değerinde makine ihraç edilmişti. Bu dönemde Hollanda’ya yönelik ihracat yüzde 15,5 yükselmiş oldu. Üçüncü sırada bulunan Fransa’ya 2016 yılında 917,9 milyon dolarlık makine ihraç edilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 15,7 yükselişle 1 milyar dolar seviyesine ulaştı. Türkiye, Macaristan’ın 2017 yılında 235,6 milyon dolarla en fazla makine ihraç ettiği 17’inci ülke oldu. Macaristan 2016 yılında Türkiye’ye 288,2 milyon dolar değerinde makine göndermişti. Bu rakamla, 2017 yılında Macaristan’ın Türkiye’ye ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 18,3 azalmış oldu.
Diğer yandan, Macaristan 2017 yılında 84. fasıl itibarıyla en fazla alternatif-rotatif kıvılcım ateşlemeli, içten yanmalı motorlar kaleminde ihracat gerçekleştirdi. 2016 yılında söz konusu ürün grubunda 3,5 milyar dolarlık ürün ihraç edilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 6,5 yükselişle 3,7 milyar dolar seviyesinde kaydedildi. Listenin ikinci sırasında ise otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri bulunuyor.
Söz konusu kalemde 2016 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 2,5 milyar dolarken, 2017 yılında bu rakam yüzde 23,3 yükselişle 3,1 milyar dolar seviyesinde kayda geçti. Listenin üçüncü sırasında bulunan dizel, yarı dizel motorlar (hava basıncı ile ateşlenen, pistonlu) kaleminde 2016 yılında 2,8 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 12,5 azalarak 2,4 milyar dolar oldu.
ALMANYA İTHALAT LİSTESİNİN İLK SIRASINDA BULUNUYOR
BM İstatistik Bölümü verilerine göre Macaristan’ın makine ithalatı 2017 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 5,9 artarak 17,2 milyar dolar olarak kaydedildi. Macaristan 2016 yılında 16,2 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirmişti. 2017 yılı rakamlarına göre Macaristan’ın en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin ilk sırasında 6,2 milyar dolarla Almanya yer alıyor. Söz konusu ülkeden 2016 yılında ithal edilen makinelerin değeri 5,8 milyon dolardı. Böylece Macaristan’ın 2017 yılında Almanya’dan gerçekleştirdiği ithalat yüzde 7,3 yükselmiş oldu. Macaristan, 2016 yılında listenin ikinci sırasında bulunan Çin’den 996,2 milyon dolar değerinde makine ithal ederken, 2017 yılında bu rakam yüzde 19,2 yükselişle 1,2 milyar dolar seviyesine yaklaştı. Listesinin üçüncü sırasındaki İtalya’dan 2016 yılında 1 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 3,7 artarak 1 milyar 81 milyon dolar oldu.
Türkiye, Macaristan’ın 2017 yılında en fazla makine ithal ettiği ülkeler listesinde halen 20’nci sırada bulunuyor. Macaristan 2016 yılında Türkiye’den 145,8 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 7,2 azalarak 135,3 milyon dolar olarak kaydedildi. Diğer yandan, Macaristan 2017 yılında 84. fasıl itibarıyla en fazla içten yanmalı, pistonlu motorların aksam ve parçalarını ithal etti. 2016 yılında söz konusu ürün grubunda 2,3 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 0,3 yükseliş gösterdi. Listenin ikinci sırasında otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri bulunuyor. Macaristan, 2016 yılında söz konusu kalemde 1,6 milyar dolar değerinde makine ithal ederken, 2017 yılında bu rakam yüzde 15,9 yükselişle 1,8 milyar dolar oldu. Macaristan’ın en fazla ithalat gerçekleştirdiği üçüncü kalem ise yazı, hesap, muhasebe, bilgi işlem, büro için diğer makine ve cihazların aksamı oldu. 2016 yılında söz konusu ürün grubunda 1 milyar dolar seviyesinde ithalat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 7,6 artarak 1,2 milyar dolar seviyesine yaklaştı.
MACARİSTAN 2017’DE TÜRKİYE’DEN 135,3 MİLYON DOLARLIK MAKİNE ALDI
BM İstatistik Bölümü verilerine göre Macaristan’ın Türkiye’den 84. fasılda gerçekleştirdiği makine ithalatı ise 2017 yılında 135,3 milyon dolar olarak kaydedildi. 2016 yılında bu rakam 145,8 milyon dolar seviyesindeydi. 2017 yılında Macaristan’ın Türkiye’den makine ithalatı yüzde 7,2 azalırken, ithalat listesinin ilk sırasında 20,1 milyon dolarla sıvılar için pompalar, sıvı elevatörleri yer alıyor. Söz konusu kalemde 2016 yılında gerçekleştirilen ithalatın değeri 18,2 milyon dolardı. Böylece, sıvılar için pompalar, sıvı elevatörleri kaleminde gerçekleşen ithalat yüzde 10,2 yükselmiş oldu. Listenin ikinci sırasında bulunan transmisyon milleri, kranklar, yatak kovanları, dişliler, çarklar ürün grubunda 2016 yılında 18,1 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 2,5 azalarak 17,6 milyon dolar seviyesine geriledi.
Macaristan’ın Türkiye’den makine ithalatında ilk 10 ürün listesinin üçüncü sırasında ise buzdolapları, dondurucular, soğutucular, ısı pompaları bulunuyor. 2016 yılında söz konusu kalemde 14,9 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken, 2017 yılında bu rakam yüzde 11 azalarak 13,2 milyon dolar seviyesinde kaydedildi. Aynı dönemde, hava-vakum pompası, hava/gaz kompresörü, vantilatör, aspiratör ürün grubundaki yüzde 83,4 ve muslukçu, borucu eşyası- basınç düşürücü, termostatik valf dâhil ürün grubundaki yüzde 42,8’lik yükselişler de dikkat çekiyor.