Otomotiv ve beyaz eşya başta olmak uzere cok ceşitli ana sanayi dallarına uretim yapan turk kalıp sektoru 4 milyar dolarlık buyukluğu ve gelişimi ile goz dolduran sektorler arasında yer alıyor. uretimin olmazsa olmazı kalıp sektorunun...


Sanayileşmenin temelinde, ürünlerin belirli toleranslar dahilinde standartlara uygun olarak üretilmesi ve bu ürünlerin sorunsuz şekilde bir birinin yerine kullanılabilmesi yatıyor. Bu ürünlerin, hızlı ve ekonomik yöntemle üretilmesi için bilimsel araştırmalar yapı lıyor ve elde edilen sonuçlar yeni üretim tekniklerinin doğmasına veya mevcut olanların geliştirilmesinde kullanılı- yor. Sıvı veya katı hammaddenin belirli biçim ve boyutlara sahip bir geometri içinde sıkıştırılması suretiyle ürünün oluşturulması olarak tanımlanabilen kalı pçılık, birçok ürünün hızlı ve ekonomik bir şekilde istenilen özelliklerde üretilmesi için en uygun yöntem olarak ilk çağlardan itibaren kullanılıyor. Modern anlamda kalıp sanayi ise yirminci yüzyı- lın başında oluşmaya başlamış ve özellikle 1930’lardan sonra sanayileşmiş ülkelerde gelişmiş. Seri üretim fikrinin yaygınlaşmaya başlaması ile 1945 yılından itibaren, kalıp şekillendirmede otomasyon uygulamalarına başlanmış. İmal edilen parçanın ölçü ve biçim tamlığı nın, en fazla kalıp geometrisinin gösterebildiğ i hassasiyet derecesi kadar olabileceği ve bunu hiçbir zaman aşamayacağı gerçeği, bu sektörün gelişimi için harcanan tüm çabaların merkezinde yer alıyor. Biçim tamlığının oluşturulması nın yanında; kalıbın bu özelliklerini gerek şekillendirme süreci ve gerekse belirli bir imalat periyodu esnası nda koruması gereği, üzerinde çalışma yapılması gereken diğer bir alan olarak sektörün önünde duruyor. Bilgisayar teknolojisinin hızlı gelişimi ve bunun üretim süreçlerine olan etkisi nedeniyle kalıp sektörü çok büyük bir ilerleme kaydetmiş, daha önceden kalıp ile üretilmesi düşünülemeyen parçalar bugün kalıp sektörü için çok kolay imal edilebilecek hale gelmiş durumda. Bu sürece paralel olarak, kalıp imalinde kullanılan tezgâhlar ile ölçme tekniklerinin gelişmesi ve bunların bilgisayarlar ile kontrol edilebilmesi sektör için yeni bir çağın başlamasına yol açmış. Günümüzde, bilgisayar destekli tasarım, mühendislik ve imalat modern kalıp sektörünün temeli haline gelmiş durumda. Bu şekilde, minimum maliyet ile ilk seferde hatasız kalıplar üretiliyor ve sanayinin hizmetine sunuluyor. Gerilme- uzama analizi, ısı transferi vb. mühendislik hesaplarının bilgisayar ile yapı labilmesi, gerçek çalışma şartlarının simülasyon ile gözlenmesi ve malzeme bilimindeki ilerlemeler üretilen kalıbın ömrünü artırmakta ve sektörün hizmet alanlarını daha da çeşitlendirmekte.


4 MİLYAR DOLARLIK SEKTOR

Kalıp sektörü, ürün tedarik ettiği başlıca ana sanayi dalları olan otomotiv, beyaz eşya gibi sektörlerde global finansal kriz nedeniyle yaşanan ciddi daralmaya rağmen, 2008 yılında hem makine ve aksamları sektörü hem de Türkiye geneli ihracat artışının çok üzerinde bir performans sergileyerek gelişim potan- siyelini ortaya koydu. Sektörün ihracat artış hızının, ithalatın artış hızından büyük olması bu potansiyelin diğer bir göstergesi. 2008 yılında Türkiye’nin kalıp sektörü ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 43,6, ithalatı ise yüzde 13,2 oranında artış gösterdi. Aynı yıl ülkemizin makine ve aksamları sektörünün tamamının gerçekleştirdiğ i ihracat içinde yaklaşık olarak yüzde 1,3, ithalat içinde de yüzde 1,3 pay alan sektörün söz konusu dönemde dış ticaret açığı yüzde 4,3 azalmış ve 162,3 milyon dolar olarak gerçekleşmiş durumda. Türkiye’de kalıpçılık sektörünün yaklaşı k 4 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne sahip olduğu tahmin ediliyor. Sektör ithalatı nın büyük kısmı otomotiv sanayi- sinin ihtiyaçlarından kaynaklanıyor. Otomotiv sanayisindeki hareketlilik ve her yıl yeni bir modelin piyasaya çıkması kalıp ithalatını artıran en temel etkendir. İthalatta ikinci sırayı ise beyaz eşya ve elektronik sanayisi alıyor. İç piyasada en çok kalıp üretim talebi yine otomotiv sanayisinden geliyor. Sektörün yüzde 70’inin otomotiv sanayisine üretim yapmasına rağmen iç piyasa talebinin sadece yüzde 30’unun karşılandığı belirtiliyor. Türk kalıp sektörünün hizmet verdiği ana sanayi dallarının kapasite ve gelişmişlik düzeyleri ile gelişmekte olan benzer ülkelere bakıldığında, sektörün ihracat ve yurt içi satış potansiyelinin beklenenden düşük bir düzeyde olduğu anlaşı lıyor. Bunun temel sebepleri arasında, ana sanayi dallarının büyük oranda ithalata bağımlı olmaları, tasarım ve Ar- Ge faaliyetlerinin yurt dışında yapılması ve ülkemizdeki üretimin montaja dayalı gelişmesinden kaynaklanıyor. Bu durumu tersine çevirmek için, tasarım, Ar- Ge ve ürün geliştirme aşamalarının da ülkemizde yapılmasını sağlayacak ortam oluşturulması olarak gösteriliyor. Kalıp sektörünün daha iyi noktalara gelebilmesi ve iç piyasa talebinin büyük kısmını karşılayabilmesi için uzmanlaşmı ş mühendislere ihtiyacı bulunuyor. Aynı zamanda kalıp konusunda yüksek seviyede tasarım ve analiz gerçekleştirebilecek mühendislik hizmetlerine de ihtiyaç duyuluyor. Bu noktada yetişmiş, nitelikli insan gücü çok önemli bir ölçüt olarak karşımıza çıkıyor. Hatta bakım için sökülmüş olan bazı önemli kalıplarda, kalıp elemanlarını yıkamak için bile kalifiye personele ihtiyacı var. Kalıpçılık için çok önemli olan eğitimli işgücünü temin etmek amacıyla Gazi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, ODTÜ, Sakarya Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi gibi üniversitelerde kalıpçılık eğitimi veriliyor. Ayrıca Gazi Üniversitesi’nde kalı pçılık öğretmenliği eğitimi, Uludağ Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu’nda ise kalıp tasarımı uzmanlığı eğitimi söz konusu. Bu eğitimlerin çeşitliliğinin artması ve mezunların sanayileşmiş şehirlerimizde görev alması ile sektör aynı oranda gelişip büyüme potansiyelini daha da artıracaktır.

KALIP SEKTORUNUN GELİŞİMİ İCİN DIŞA BAĞIMLILIK AZALMALI

  Kalıpçılık sektörünün hemen hemen tüm girdileri ithalat yoluyla karşılanmaktadı r. Ülkemizde takım çeliği üretiminin olmaması, sadece daha alt seviyelerdeki kalıp çeliklerinin üretilebilmesi, kalıpçılık sektöründe kullanılan CNC tezgahların neredeyse tamamının, kesici takımların, bilgisayarlar ve bilgisayarda kullandığımız mühendislik ve üretim programlarının yurtdışı kaynaklı olması sektörün dışa bağımlılığını arttırıyor. Eğitimli ve uzmanlaşmış iş gücünün yanı nda, kalıp tasarımı ve üretimi için kullanı lan yazılım ve donanımında (bilgisayar, CAD/CAM/CAE software, CNC takı m tezgahları ve ölçme cihazları) yerli olarak üretilebilmesi veya çok uygun şartlarda temin edilebilmesi sektörün gelişiminde temel gereksinim olarak ön plana çıkıyor.

 

OTOMOTİV VE BEYAZ EŞYANIN OLMAZSA OLMAZI

Seri üretimin ve sanayileşmenin temel taşlarından biri olan kalıp sanayinin ürünlerini kullanan sektörler arasında, otomotiv, beyaz eşya, inşaat, tekstil, plastik, elektronik, savunma, kauçuk ve lastik, cam ve cam eşyaları sanayi dalları başta geliyor. Kalıp, ekonomiyi güçlendiren ve ekonominin gelişimi gösteren sektörlerin başında yer alıyor. Sek- törün ürettiği katma değer, üretim maliyetlerine kıyasla çok yükseklerde seyrediyor. Üretilen ürünün değerine oranla değersiz sayılabilecek hammadde üstün tasarım kabiliyeti ve tecrübe ile işlenerek büyük katma değer yaratılıyor. Örneğ in, çöp kovası ve kapağı üretiminde kullanılan kalıbın maliyeti 25 bin dolara kadar çıkabiliyor. Küreselleşme ve gelişen iletişim olanakları nın etkileriyle, arayışların hızla değişim gösterdiği günümüz dünyasında, otomotiv, beyaz eşya vb. sanayi sektörleri rekabet ortamında sık sık yeni modeller piyasaya sürüyor ve tasarım ortaya çıktıktan sonra da bunun hızla hayata geçirilmesi isteniyor. Söz konusu durum, gerek iç pazar, gerekse de dış pazarda kalıpçılık sektörüne talep olarak dönüyor. Otomotiv sektörümüz son 8 yılda 9 kat büyümüş ve üretim kapasitesini 1.5 milyon adetlere ulaştırmayı başarmış durumda. Beyaz eşya sektörü ise hızla büyüme devam ediyor. Bugün Avrupa’da kullanılan her 10 beyaz eşyadan 3’ünün Türk malı olması bu gelişimin en önemli kanıtı. Ana sanayideki tüm bu gelişmeler de kalıp sektörüne olumlu yansıyor. Tasarım ve imalat süreçlerinin çok kısalması hatta son yıllarda bir yıla kadar düşmesi, kalite ve verimlilik ile birlikte çok sayıda ve büyük boyutlardaki kalıpları n kısa bir süre içinde imalatının sağ- lanabilmesini de gerekli kılıyor. Diğer bir ifade ile, imalatçıların global rakipleri arasından sıyrılarak hedeşerine ulaşabilmesinde kalıpçılık sektörünün başarı sı çok büyük bir öneme sahip. Sektörün gelişiminin ve ihracata verdiği önemin bir göstergesi olarak ülkemizde uluslararası ihtisas fuarları yapılıyor. İş dünyasının ve öğrencilerin sektöre olan ilgisini çekmek amacıyla yarışmalar düzenleniyor. Türk kalıp sektörünün yurt içi ve yurt dışı pazarlarda tanınması için son derece faydalı olan bu tür etkinliklerin artarak devam etmesi neticesinde Türk kalıp sektörü sunduğu avantajları ve uzun yıllara dayanan bilgi ve tecrübe birikimini daha iyi tanıtma fırsatı bula cak ve global pazarlarda ön plana çıkacaktı r.

TURKİYE’NİN UMUT VADDEN SEKTORU KALIPCILIK
Türk kalıp sanayi, ülkede üretim miktarları nın ve seri imalatın arttığı 1970’li yı lardan itibaren yeni gelişmekte olan otomotiv ve elektronik sektörlerinden yükselen talebin de etkisiyle, teknolojik seviyesini geliştirmek ve uluslararası pazarda rekabet edebilir düzeye gelmek üzerine yoğunlaşmakta. Üretim modelleri geliştikçe ve üretim miktarları arttı kça, Türk kalıp sanayi, özellikle otomotiv, beyaz eşya, diğer ev aletleri, elektrik- elektronik ve plastik sektörlerinin ihtiyaçlarına cevap vermek için yoğun çaba sarf ediyor. Türkiye’de kalıp sanayinde 5 bin civarı nda firmanın faaliyet gösterdiği tahmin ediliyor. Bu firmaların yaklaşık yarı sı İstanbul’da, diğerleri ise çoğunlukla Bursa, İzmir, Ankara, Eskişehir, Kocaeli ve Samsun’da yer alıyor. Bursa, özellikle otomotiv endüstrisinin üretim merkezi olarak birçok kalıp firmasını barındırıyor. Firmaların yapısı incelendiğinde; asıl faaliyet alanı kalıpçılık olmayan yan sanayi üreticilerinin yaklaşık yarısının ana faaliyetlerinin yanında kalıp da ürettiği görülüyor. Yan sanayilerde, yakın zamanlara kadar modelcilik yapan kalıpçı; bunların yardımcıları da modelci olmuş durumda. İmalatçıların önemli bir bölümünün iş tecrübelerinin 30 yıl civarında olduğu söylenebilir. Bu da sektörde uzmanlaşmanı n mevcut olduğu anlamına geliyor. Sektörün önemli bir bölümünün KOBİ statüsündeki firmalardan oluştuğu gözleniyor. Firmalar bu statünün getirdiği şartlarla, az hassasiyet gerektiren kalıplar üretebilirken, hassas kalıplar ise ithalatla karşılanıyor. Bunun yanında sektörde, havacılık ve savunma gibi alanlara hizmet verebilen güçlü firmalar da mevcut.

2008’DE HİNDİSTAN’A KALIP İHRACATIMIZ 15 KAT ARTTI

 2007 yılında 97,8 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Türk kalıp sektörü, 2008 yılında genel makine ve aksamları ihracat artış oranının üzerinde bir performans sergileyerek ihracatını yüzde 43,6 oranında artırmış ve 140,4 milyon dolar seviyesine yükseltmiş durumda. Türkiye’nin 2008 yılındaki sektör ihracatı ürün bazında incelendiğinde, 66,9 milyon dolar ile birinci sırada “Metaller/ metal karbürler için diğer döküm kalıpları” kaleminin yer aldığı, bu ürünü 26,9 milyon dolar ile “Kauçuk/plastik maddeler için diğer kalıplar” ve 23,6 milyon dolar ile “Cam kalıpları” grubunun izlediği görülüyor. 2007-2008 yılları Ocak-Aralık döneminde ihracat artış oranı açısından, ilk sırada yüzde 77,7 ile “Metaller/metal karbürler için diğer döküm kalıpları” kalemi yer almış, bu kalemi yüzde 48,9 ile “Kauçuk/plastik maddeler için diğer kalı plar” ve yüzde 37,6 artış oranı ile “Kauçuk/ plastik maddeler için enjeksiyon/ basınçlı döküm kalıpları” takip etmiş. Aynı dönemde ihracatında düşüş kaydedilen kalemler ise sırasıyla; mineral maddeler için basınçlı döküm kalıpları ve metal/metal karbürler için enjeksiyon/ basınçlı döküm için kalıpları olmuş. Kalıp sektöründe, 2007 yılı ithalat artışı- na göre dünyada ilk sırada yer alan Rusya’nın, 2008 yılı ihracatımızda 24,4 milyon $ ile birinci konumda yer aldığı, bu ülkeyi 20 milyon $ ile Almanya ve 18,8 milyon $ ile İtalya’nın takip ettiği görülmektedir. Her geçen yıl ihracat değerini artıran Türk kalıp sektörü, 2008 yılında (serbest bölgeler dahil olmak üzere) 103 ülkeye ürün ihraç etmiştir. 2008 yılında sektör ihracatımızda en büyük payı alan ilk 20 ülke arasında ihracat artışı esas alındığında ise 15 kat artış ile Hindistan’ın ilk sırada yer aldığı görülüyor. Hindistan’ı yüzde 410 artış oranı ile ABD ve yüzde 282 artış oranı ile İngiltere takip etmiş. Söz konusu dönemde ihracatımızda en büyük düşüş yüzde 45,6 ile Romanya’da gerçekleşmiş.

İTHALAT’TAKİ YUKSELİŞ SURUYOR

2007 yılında 267,4 milyon dolar değerinde kalıp ithal eden ülkemiz, 2008 yılında genel makine ve aksamları ithalat artış oranını aşarak bu değeri 302,7 milyon dolar seviyesine yükseltmiş ve artış oranı yüzde 13,2 olarak kaydedilmiş. Türkiye’nin 2008 yılında ithal ettiği kalı plar, G.T.İ.P. bazında incelendiğinde, 161,4 milyon dolar ile birinci sırada “Kauçuk/plastik maddeler için enjeksiyon/ basınçlı döküm kalıpları” kaleminin yer aldığı, bu ürünü 81,6 milyon dolar ile “Kauçuk/plastik maddeler için diğer kalıplar” ve 30,4 milyon dolar ile “Metaller/ metal karbürler için diğer döküm kalıplar” grubunun izlediği görülüyor. 2008 yılı Ocak-Aralık döneminde ithalat artış oranı açısından, ilk sırada yüzde 16,5 ile “Kauçuk/plastik maddeler için diğer kalıplar” kalemi yer almış, bu kalemi yüzde 16,3 ile “Kauçuk/plastik maddeler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıpları” ve yüzde 16,2 artış oranı ile “Cam kalıpları” takip etmiş. Aynı dönemde ithalatında düşüş kaydedilen kalemler ise sırasıyla; “Metal/metal karbürler için enjeksiyon/basınçlı döküm için kalıplar”ve “Mineral maddeler için basınçlı döküm kalıpları” olmuş. 2008 yılında kalıp ithalatımızda önemli yer tutan ülkeler arasında ilk üç sırayı İtalya (47,5 milyon dolar), Japonya (41,1 milyon dolar) ve Çin (38,4 milyon dolar) almış. 2008 yılında sektörün ithalatında en büyük payı alan ilk 20 ülke arasında ithalat artışı esas alındığında; yüzde 223,5 ile Japonya’nın ilk sırada yer aldığı görülüyor. Japonya’yı yüzde 203,4 artış oranı ile İsviçre ve yüzde 186,5 ile ABD takip etmiş. En büyük düşüş ise yüzde 60,9 ile İspanya’da kaydedilmiş.

Birleşmiş Milletler (BM) İstatistik Bölümü verilerine göre, 2006 yılında 12,6 milyar dolar olan dünya kalıp sektörü toplam ihracatı yüzde 2,3 oranında artış göstererek 2007 yılında 12,9 milyar dolar değerini aşmış durumda. 2006 yılında dünya kalıp ihracatında büyük bir fark ile ilk sırada yer alan Japonya’nı n ihracatı, 2007 yılında yüzde 5,6 düşüş göstererek 1.783 milyon dolar seviyelerine gerilemesine rağmen sektör ihracatındaki konumunu korumuş bu ülkeyi 1.298 milyon dolar ile Çin ve 1.274 milyon dolar ile İtalya takip etmiş. Kalıp ihraç eden ilk 20 ülke arasında en fazla ihracat artışını yüzde 35 ile Çin, en büyük düşüşü ise yüzde 12,2 ile Almanya kaydetmiş. Türkiye ise, 2007 yılında gerçekleştirdiği 97,8 milyon dolar ihracat ile sektörün dünya ihracatından yaklaşık olarak yüzde 0,8 pay almış ve sıralamada 23. konuma yerleşmiş. Dünya kalıp ithalatına bakıldığında ise 2006 yılında 11,7 milyar dolar olan kalıp sektörü toplam ithalatı yüzde 2,9 oranı nda artış göstererek 2007 yılında 12 milyar dolar değerini aşmış. 2007 yılında yüzde 14,2 oranında azalması na rağmen gerçekleştirdiği 1.557 milyon dolarlık ithalat ile ABD, dünya genelinde kalıp sektöründe ithalat yapan ülkeler arasında lider konumunu korumuş. ABD’yi 1.274 milyon dolar ile Çin ve 1.034 milyon dolar ile Meksika takip etmiş. 2007 yılında, dünya genelinde önemli ülkelerin kalıp ithalatlarındaki artışlar incelendiğinde; yüzde 62 ile Rusya’nın ilk sırada yer aldığı ve bu ülkeyi Hindistan (yüzde 31) ile Polonya’nın (yüzde 24,5) takip ettiği görülüyor. En büyük düşüş ise yüzde 16,5 ile Almanya’da gözlenmiş. 2007 yılında dünya sektör ithalatında yüzde 2,2 pay alan Türkiye ise 267,4 milyon dolar değerinde ithalat gerçekleştirerek 12. ülke konumunda yer almış.  

  SPOT: “ Türkiye’de kalıpçılık sektörünün yaklaşık 4 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne sahip olduğu tahmin ediliyor. 2008 yılında Türkiye’nin kalıp sektörü ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 43,6, ithalatı ise yüzde 13,2 oranında artış gösterdi. Aynı yıl ülkemizin makine ve aksamları sektörünün tamamının gerçekleştirdiği ihracat içinde yaklaşık olarak yüzde 1,3, ithalat içinde de yüzde 1,3 pay alan sektörün söz konusu dönemde dış ticaret açığı yüzde 4,3 azalmış ve 162,3 milyon dolar olarak gerçekleşmiş.”  

KUTU:   DUNYA KALIP İTHALATI >> Dünya kalıp ithalatına bakıldığında 2006 yılında 11,7 milyar dolar olan kalıp sektörü toplam ithalatı yüzde 2,9 oranında artış göstererek 2007 yılında 12 milyar dolar de- ğerini aşmış. >> 2007 yılında yüzde 14,2 oranında azalmasına rağ- men gerçekleştirdiği 1.557 milyon dolarlık ithalat ile ABD, dünya genelinde kalıp sektöründe ithalat yapan ülkeler arasında lider konumunu korumuş. ABD’yi 1.274 milyon dolar ile Çin ve 1.034 milyon dolar ile Meksika takip etmiş. >> 2007 yılında, dünya genelinde önemli ülkelerin kalıp ithalatlarındaki artışlar incelendiğinde; yüzde 62 ile Rusya’nı n ilk sırada yer aldığı ve bu ülkeyi Hindistan (yüzde 31) ile Polonya’nın (yüzde 24,5) takip ettiği görülüyor. En büyük düşüş ise yüzde 16,5 ile Almanya’da gözlenmiş. 2007 yılında dünya sektör ithalatında yüzde 2,2 pay alan Türkiye ise 267,4 milyon dolar değerinde ithalat gerçekleştirerek 12. ülke konumunda yer almış.

KUTU: DUNYA KALIP İHRACATI >> Birleşmiş Milletler (BM) İstatistik Bölümü verilerine göre, 2006 yılında 12,6 milyar dolar olan dünya kalıp sektörü toplam ihracatı yüzde 2,3 oranında artış göstererek 2007 yılında 12,9 milyar dolar değerini aşmış durumda. >> 2006 yılında dünya kalıp ihracatında büyük bir fark ile ilk sırada yer alan Japonya’nın ihracatı, 2007 yılında yüzde 5,6 düşüş göstererek 1.783 milyon dolar seviyelerine gerilemesine rağmen sektör ihracatındaki konumunu korumuş, bu ülkeyi 1.298 milyon dolar ile Çin ve 1.274 milyon dolar ile İtalya takip etmiş. >> Kalıp ihraç eden ilk 20 ülke arasında en fazla ihracat artışını yüzde 35 ile Çin, en büyük düşüşü ise yüzde 12,2 ile Almanya kaydetmiş. >> Türkiye ise, 2007 yılında gerçekleştirdiği 97,8 milyon dolar ihracat ile sektörün dünya ihracatından yaklaşık olarak yüzde 0,8 pay almış ve sıralamada 23. konuma yerleşmiş      

KUTU: TURKİYE KALIP SEKTORUNUN BUGUNU

>> Türkiye’de kalıpçılık sektörünün yaklaşık 4 milyar dolarlı k pazar büyüklüğüne sahip olduğu tahmin ediliyor.
>> 2007 yılında 97,8 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Türk kalıp sektörü, 2008 yılında genel makine ve aksamları ihracat artış oranının (%18,2) üzerinde bir performans sergileyerek ihracatını yüzde 43,6 oranında artırdı ve 140,4 milyon dolar seviyesine yükseltti
.>> 2008 yılında Türkiye’nin kalıp sektörü ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 43,6, ithalatı ise yüzde 13,2 oranı nda artış gösterdi. >> Türk kalıp sektöründe, 2007 yılı ithalat artışına göre dünyada ilk sırada yer alan Rusya’nın, 2008 yılı ihracatı- mızda 24,4 milyon dolar ile birinci konumda yer aldığı, bu ülkeyi 20 milyon dolar ile Almanya ve 18,8 milyon dolar ile İtalya’nın takip ettiği görülüyor.  

SPOT: “ Kalıp, ekonomiyi güçlendiren ve ekonominin gelişimini gösteren sektörlerin başında yer alıyor. Sektörün ürettiği katma değer, üretim maliyetlerine kıyasla çok yükseklerde seyrediyor. Üretilen ürünün değerine oranla değersiz sayılabilecek hammadde üstün tasarım kabiliyeti ve tecrübe ile işlenerek büyük katma değer yaratılıyor. Örneğin, çöp kovası ve kapağı üretiminde kullanılan kalıbın maliyeti 25 bin dolara kadar çıkabiliyor.”